A ǁ F

A ǁ F

Geometriye sardım şimdi. Bilen bilir gazeteye yanaşmam ama onun dışında üzerinde harf bulunan her şeyi okumaya merakım var. Kitaplar, kağıt parçaları, deterjan, kozmetik ürün etiketleri hatta ayakkabı boyası dahil. Üstündeki kiril alfabesi değilse okurum arkadaş.
İki gündür de geometriye taktım. Baktım kitaplar ağır. Eski sınav günlerini çağrıştırdığından hafif panik atak hasıl oldu. Bu sebeple kolaya kaçıp döndüm wikipedia’ya sordum. Paralel sordum ona.
Diyor ki:
Paralel, uzunluğu boyunca birbirinden eşit uzaklıkta bulunan doğru ya da düzlemlerin birbirlerine göre durumlarını tanımlamakta kullanılan bir sıfat.
Buradan ne anladım. Söz konusu paralelse başından sonuna birbirlerine uzaklığı her noktada eşit. Kolay aslında değil mi? Zorlaşsın mı? Hadi teoreme bağlayalım.
Diyelim ki A ǁ F (meali A doğrusu F doğrusu ile paralel).
Şimdi bu iki paralel doğru dışında herhangi bir nokta seçelim. Mesela H (Hukuk’un H’si) noktası olsun bu da. Örnek veriyorum sadece yanlış anlaşılmasın. Başka harf de seçebilirsiniz Paranın P si, ya da ötekileştirmenin Ö sü de diyebiliriz mesela. Teoreme odaklanın harflere takılmayın.
Evet toparlayalım. Şimdi elimizde A ve F iki paralel doğru var. Bunların dışında da bir H noktası var.
A doğrusunun bu noktaya başlangıç noktasından uzaklığı X birim diyelim.
F doğrusunun da H noktasına uzaklığı X+Y birim.
H noktasından F ve A ya paralel bir doğru geçecek şekilde bir doğru çizelim şimdi.
Peki ne var elimizde 3 adet paralel doğru. Doğruların sonlarına doğru geldik H doğrusuna uzaklığa baktık A doğrusunun bu noktaya uzaklığı ile F doğrusunun uzaklığı arasındaki fark yine Y birim. E ben anlamadım şimdi. Her daim sana aynı uzaklıkta veya mihenk taşı belirlediğin bir doğruya (hem geometrik hem diğer anlamda) aynı uzaklıkta ise ne değişti? Paralel, her daim paralel. Başta doğruydu da şimdi mi eğri oldu? Eğrildiyse paralel kavramına uymuyor? Kafam çok karıştı. Galiba bu iş beni aşacak. Gri hücre sayım yeterli gelmedi.
O zaman Pragramatik (faydacı) yaklaşımda bunu kullanabilir miyim? Ben anlamadım tartamadıysam, pek çok kimse de benim gibi çözemeyip uğraşmayacaktır. Bu durumu, yani oluşan algıyı değerlendirmenin yollarına bakmak en güzeli.
Senaryo 1: Ocakta yemeği unuttum ve yandı. Akşam sofraya peynir ekmek koydum. Eşime doğrultsam bu savunma silahını Ki kendisi peynir yemez:). Desem ki TV deki yemek programına paralel pişiriyordum. Şef 40 dakika pişirdi ben de öyle yaptım yandı. Kandırıldım. Onun kurbanıyım. Allah onun belasını versin. Yer mi acaba? Denemek gerek.
Senaryo 2: Ülkede barış rüzgarları eserken, kardeşlik, eşitlik vb çığırtkanlıklarına paralel ben de de bir doğa sevgisi vuku buldu. Dedim ki önlemlere gerek yok. Açtım kapı pencere, her türlü haşerat sivri sinek, ayaz içeri doldu. Hatta iyi niyetimin göstergesi olarak giriş kapısında bir aydınlatma yakıp davul zurna eşliğinde içeri buyur ettim tüm sivrileri. Oğlum ve eşim dedi ki hatun bu ne, her yerimiz kan emiciler tarafından istila edildi. Desem ki ben barış ilan etmiştim paralel paralel tek taraflı silahsızlandım. Bırak savaşmayı, önlem de almadım sineklikleri bile kapatmayarak evrene dostluk mesajı verdim ama anlaşılmadı, kandırıldım. Yerler mi acaba? Denemek gerek. Yemezler de ısrar edip isyan çıkarırlarsa basarım sinek ilacını suratlarının ortasına daha da sesleri çıkmaz. Anlarlar evde kimin patron olduğunu.
Senaryo 3: Bir gün öğrendim ki komşum site yöneticiliği için yerime göz dikmiş. Beni alaşağı edip yerime geçecekmiş. Hemen çektim ipini tabii, hatta yetmedi siteden sürdürdüm onu. Lakin öğrendik ki hemen paralelimdeki blokta oturan Fehmi Beyin kumpasıymış. Yazık oldu ama napalım ben de kandırıldım. Hemen özür dilerim. Derim ki; paralel blok Fehmi Bey kıskançlık yapmış filan beni kandırdı. Affeder bence.
Bu konuya az daha kafa yoracağım anlaşılan. Bence gideri var. Faydalanmak gerek. Senaryoları arttırayım ben.
Yaşasın mazeretler, yaşasın kurban rolü.