Aşktan Ölmek Gerek

Dertten tasadan değil, aşktan ölmek gerek. İçi titreye titreye, nefes nefese olanından bir ölüm yakışır sevdalıya.

Sonu bilerek, görerek, tadına vararak, yüzünde hoş bir gülümsemeyle cennet kapısına varmak gerek.

Gamdan, kederden değil; aşktan ölmek gerek.

Üstünde sevda kokusu ile yastıktan başını alıp, sonsuzluğa varmak gerek.

Hastalıktan değil sevdadan ölmek, Azrail’den önce sevgilinin elini tutmak gerek.

Şimdi söyleniyorsun biliyorum. Ruhen, dinen, mantıken dileğimin ne kadar saçma olduğuna dair bir araba tez yazıyorsun hatta.

Umurumda mı peki? Düşüncene saygı duyuyorum, ama hayır:)

Ben böyle diliyorum. Öylece dudağımda sevda tuzuyla, yüzümde aptal bir gülümseme ile göçmek istiyorum.

Nasıl yaşarsa öyle ölürmüş insan. Aşkla yaşıyorsa, gücünü aşktan alıyorsa eğer, neden öyle de ölmesin?

Virüsmüş, mikropmuş, kansermiş bunlar hep dışarıdan gelen şeyler. Ben tamamen kendi vücudumun üretimi hormonlarımla neden ölmeyeyim?

Dopaminim, serotoninim, östrojenim hepsi benim.

Varsın onlardan gelsin sonu kaderimin.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir