Azrailim Canım Benim

Azrailim Canım Benim

Öldüm ya ben, haberin yok.
Azrail’im oldun, inan sana bir gram kinim yok.

“Ne seninle ne sensiz” ne güzel sözdür. Bazı insanları daha iyi tarif edemezsin. Keşke ben diyeydim o sözü en başta. Hayatım boyunca başka laf edip, tek harf kalem çalmasam yine de yeterdi. Böyle ifade böyle nokta atışı…. Peh peh peh…

Bendeki ifadeye bak şimdi. Hayatta bazı insanların sizdeki yeri Regl gibidir. Gelse ağrı sızı, gelmese sinir stres ve yine ağrı sızı. Oldu mu? Az biraz. Ama yine de aynı lezzet yok işte.

İyisi mi hiç bu toplara girmeyeyim. Gevşek dalak ifadeleriyle devam edeyim ben.
Sevmediğim, uyuz olduğum insanları gözlerimi kapatıp elimde bir sünger ve Cif ile kazıya kazıya hayatımdan çıkardığımı hayal edeyim. Gülme. Psikolojide yeri var. Somut görüntülere dönüştürüp rahatlama sağlıyorsun. Araştır bak göreceksin. Gerçi cif değil olay, o benim hayalim ama olsun. Yetmedi mi? İstesem de hayatımdan çıkaramayacağım, iş, güç, aile bağları sebebiyle mecburen katlandıklarım için de “kaçınılmazsa zevk almaya bak” basitliği ve çirkinliğinde kıraathane mottosuyla takılayım.
Olmaz mı? Bence olur. Hatta oluyor da. Beğenmediysen sen uygulama. Çok dır dır edersen alırım elime süngeri, fırçayı, cifi; seni de silerim ojelerimi paralaya paralaya.
Girizgahda bohem aşk kokan, içerken masaya vurdurtacak ifade ile başlayıp seni de havaya soktum sonra bozdum biliyorum. Kusura bakma sevgili okur. Bugün de böyle oluversin. Zaten öyle melankoliye meze bu sayfadan pek çıkmaz. Boşa beklemeyesin.

Hadi öpüşmeyiverelim bugün. Hiç canım çekmedi.

Kimsenin hayatında regl ağrısı tadında kalmamaya dikkat et.
Sağlıcakla kal.